26 Ağustos 2016 Cuma

Kitap Yorumu: Dikenler ve Güller Sarayı

Dikenler ve Güller Sarayı özellikle yabancı kitapseverlerin öve öve bitiremediği kitaplardan bir tanesi. Bizimkilerden de iyi yorumlar gelince alayım dedim. Sonra Kore Fenomeni'de alınca beraber başlayalım dedik. Kimse de bize katılmadığı için teşekkürler Türkiye. :D
Artık ortak kitapları beraber okuyoruz, katılmak isterseniz belirtin yeter.
Blog üzerinden duyurusu için kendime güvenmiyorum ama :D instagram hesaplarımız için tık ve tık.


Kitaba gelirsem, öncelikle bazı blogger arkadaşlarım 6 kitaptan oluştuğunu falan söylemiş ama arkadaşlar, bu seri 3 kitaplık bir seri olacak. İkinci kitap şu an yurt dışında çıkmış durumda ve üçüncü kitap da sanırım Mayıs 2017'de çıkacak.
Bence, ilk kitap olarak orta halli bir kitaptı. Kötü diyemiyorum ama yazar daha iyi bir altyapı oluşturabilirdi.
Öncelikle bittiği zaman dediğim ilk şey, bunun devamında ne gelebilir ki? Keşke yazar sonlara bizi meraklandıracak sağlam bir şeyler bıraksaydı. Bakın  bırakmadı demiyorum, daha sağlam olmalıydı diyorum.
Ayrıca -yine- beklediğimden fazla aşk vardı kitapta. Gözüme battığından ya da aşk sevmediğimden değil ama nedensiz kitapların fantastik kısmının daha ağır basmasını bekliyorum. :D
Tempo olarak zaman zaman inişler ve çıkışlar oldu ama son sayfalar oldukça heyecanlı geçti. Yazarın zaman zaman okuyucuyu şaşırtması ve araya fantastik unsurlar serpiştirmesi güzeldi.
Onun dışında yazarın dilini beğendim. Çevirmen iyi bir iş çıkartmış. Sadece bazı kelimelerde yanlış yazımlar vardı o kadar.
Karakterle öyle sağlam bağlarım olmadı. Tamlin olaylar gereği biraz gerideydi. Rhys kendisini tam olarak tanıyamayacağımız kadar bizlere verilmişti. Bu gizemli tarafı benim hoşuma gitti aslında. Feyre ise kendisine nötr olduğum bir karakter oldu. Beklediğim kadar güçlü durdu olanlar karşısında ama fazlası değil. Daha böyle kahramanlıklar bekliyordum, kısmet. :D
Arada sivrilen Julien var ve evet, karakterler içinde benim için bir adım önde diyebilirim.
Konudan çok kısaca bahsedeceğim. Şimdi dünya üzerinde iki ırk var ve bu ırkı birbirinden ayıran sadece görünmez bir duvar.
Duvarın bir tarafı perilere aitken diğer tarafı normal insanlara ait ama iki ırk da birbirinden hoşlanmıyor. Tabi periler mükemmel bir dünyada yaşarken, insanların yaşantısı onlardan çok daha zor.
Feyre fakir bir ailenin en küçük kızı ve geçimi avlanarak o sağlıyor.
Tamlin ise Bahar Sarayı'nın Yüce Lordu. İkilinin kesişmesi ise aslında, bunu söylersem spoiler olabilir. O yüzden merak edin ve okuyun. :D


Ayrıca bu benim ilk Dex kitabım oldu ve o sayfaların inceliği nedir? Yırtılacak korkusuyla okudum. Fotoğrafını çekerken soğuk terler döktüm. :D Bence şans verilebilir. Yani beğendim, sadece daha iyisini beklemiştim. İyi okumalar! :)

Özgün konu ve güzel bir kurgu (%30): 3/5
Kurgu çok güzeldi ve konunun da kendine has bazı noktaları var ama genel bakarsak aslında biraz bilindik olduğunu görüyoruz.

Sürekleyici/Akıcı olma (%40): 5/5

Kitap bana hitap ediyor mu? (%10): 4/5

Çeviri ve baskı kalitesi (%5) : 2/5 
Bazı sayfaların baskısı soluktu, kağıt çok ince ve dediğim gibi yanlış yazılan kelimeler vardı.

İsim/Kitap uyumu (%10): 4/5

Güzel Kapak (%5): 5/5

Puan: 4

2 yorum:

  1. İkincisi çıkınca beraber alın isterseniz, beklemek zorunda da kalmazsınız. :')

    YanıtlaSil
  2. 3. Kitap ne zaman çıkacak bir bilginiz var mı?

    YanıtlaSil